Finans

Ticari Kredi Çekerken Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

Platformda bulunan Ticari Kredi yazımızda ticari kredilere ilişkin genel bilgilere yer verdim. Daha sonra Ticari Kredi Nasıl Alınır yazımızda ise ticari kredilerin ne işe yaradığını, ne için çekildiğini, bankada ticari kredi işlem süreçlerinin nasıl işlediğini, neye dikkat ettiğini, teminat sisteminin nasıl çalıştığını ve ticari kredi çekmek için olması gereken koşulları yazdım. Bu yazımda ise ticari kredi çekerken dikkat edilmesi gereken hususlar değineceğim. Konu giderek firmaların finans yönetiminin nasıl yapılacağına doğru gidiyor ancak bu konuyla alakalı başka bir yazıda detaylıca durumu izah edeceğim zaten.

ticari-kredi-cekerken

Ticari Kredi Çekerken Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

Ticari kredi çekerken dikkat edilmesi gereken hususlar yazımız size şirketinizin en azından bankalarla ilişkilerinizi yönetme konusunda ve kazıklanmamanıza yardımcı olacak, banka seçiminde nelere dikkat etmeniz gerektiği hususunda fikir oluşturacaktır. Özellikle KOBİ, OBİ vb. sahibi olan kişilerin Ticari Kredi Çekerken Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar yazımı okuması gerekir.

Banka Seçimi

Önemli konulardan birisi banka seçiminizdir. Türkiye finansal piyasalarında yaklaşık 45 civarında banka faaliyet göstermektedir. Bu bankaları n temel olarak katılım bankaları, kamu mevduat bankaları, büyük ölçekli mevduat bankaları, orta ölçekli mevduat bankaları ve küçük ölçekli mevduat bankaları olarak sıralayabilirsiniz.

Katılım bankaları daha çok leasing mantığında çalışan, yani faturasız ürünü finanse etmeyen kurumlardır. Öte yandan bu bankalarda faiz olmaz. Faiz olmaz dediğimiz zaman sıfır faizli kredi vermiyor bu bankalar. Yine belirli bir tutar fark alıyor ancak vade farkı,kar payı adı altında farklı uygulamaları var. Yine katılım bankalarının kaideleri ve kuralları farklı olup konvansiyonel bankacılık dediğimiz normal bankacılıktan daha kısıtlı imkanlar dahilinde çalışmaktalar.

Mesela haram olarak nitelendirilen şeyleri katılım bankacılığı ile finanse edemezsiniz. Örneğin alkollü bir içecek fabrikasının işletme sermayesi ihtiyacını katılımdan karşılamaya çalışmayın. Ulan döverler sizi gidecek yer mi bulamadınız. Katılım bankalarını bir kenara bırakıyorum o yüzden. Yani illa çalışın, illa portföyünüzde bir katılım bankası olsun faydasını görürsünüz demiyorum.

banka-secimi

Bunun dışında yukarıda ayırıma gitmiştim. kamu, büyük, orta ve küçük şeklinde. Bunların her birinden mutlaka ama mutlaka birer banka bulunsun çalıştığınız bankalar arasında. Çalıştığınız derken hesap açma anlamında değil. Size kredi limiti açık olan bankadan bahsediyorum. Yoksa hesap açmak kolay. En fazla yarım saatlik iş.

Kamu Bankaları

Mesela bir tane kamu bankası olsun. Çünkü devletin zaman zaman sektörleri desteklemek maksadıyla çıkarttığı uygulamaları sadece kamu bankaları sağlıyor. Bazen bu uygulamalardan faydalanmak için hız da gerekiyor. Dolayısıyla bu bankalarda hazır limitinizin olması çok önemlidir.Yine bir kamu bankasıyla çalışmak hem size prestij verecek, hem de kolaylık sağlayacaktır. Zaten vergi ödemelerini kamu bankaları dışında başka bir kurum almadığından hesabınız mutlaka vardır.

Bunun dışında ülkede genel eğilim piyasanın likiditeye ulaşma zorluğu olduğu dönemde imkanları kısıtlı olan küçük bankaların limitleri yenilememesi iken kamu bankaları bu boşlukları doldurur. Bu imkanlar önemlidir. Kriz gören kişiler dediklerimi daha iyi anlayacaktır.

Çalıştığınız bankalar arasında bir tane büyük ölçekli banka da mutlaka olsun. Çünkü bu bankaların büyük ölçekli olmasının nedeni piyasada yaygın olmalarıdır. Hem diğer müşterilere para gönderirken EFT masrafına değil havale masrafına katlanırsınız hem de ülkede çok kişinin hesabı olan bankada hesap açtırmak müşterilerinizi de kaçırmaz. Müşterilere havale için imkan sunmuş olursunuz. Yine bu bankaların rekabet gücü de olduğundan diğer bankaları rekabete zorlayabilirsiniz.

Küçük Ölçekli Bankalar

kucuk-olcekli-bankalar

Orta ve küçük ölçekli bankalar arasında tercih yapmak zorunda kalırsanız benim tercihim küçük ölçekli bankadan yana olur. Küçük ölçekli bankaların iyi yanı durumunuz olumsuz seyrettiğinde diğer bankalar gibi kredi vermeyi direk reddetmek yerine biraz daha fazla faiz alarak size kredi verme imkanı sunmasıdır. Yine küçük bankaların kredi verme eğilimi fazla olduğundan teminat konusunda daha esnek koşullar sağlayabileceklerdir.

Yine küçük bankaların ölçeği nedeniyle mevduata zaman zaman ihtiyaçları olması nedeniyle yüksek faiz verdikleri görülmüştür. Bunun sebebi ise Bankalar Nasıl Para Kazanır yazımda bahsettiğim likidite riskidir.

Mevduatı ve Faaliyeti Bankalara Yayma

Kredi kullanımlarınızda ve diğer alternatif nakit akım ürünlerinde ( tahsil için bankalara verdiğiniz çek ve senetler, POS, çek, DBS, fatura ödeme,varsa dış ticaret işlemleriniz vb…)adaletli bir dağılım yapın. Bunun sebebi tüm bankalara işinizin düşecek olmasıdır. Benim bu noktada size tavsiyem büyük kurumsal firmalar gibi yapmanız. Ama biraz farklı yöntemlerle.

Hacimleri çok büyük olan firmalar, mesela Aselsan gibi, nakit akımlarını yıllık ihale usulü belirler. Bu firmalar sene başında gelecek yılki proforma nakit akımını düzenlerler, hacimleri tespit ederler ve ihaleye çıkarlar. Bankalar bu firmaların ihalelerine masraflar üzerinden teklif verir.Tabi siz böyle bir şey için bankaları ihaleye çağırırsanız muhtemelen hayatınızda görmek istemeyeceğiniz hareketler ile karşılaşabilirsiniz.

Bu yüzden dağılımı sizin yapmanız gerekir. Benim bu noktada tavsiyem toplam çektiğiniz kredi oranınca nakit akımlarınızı bankalara dağıtmanız. Tabi bunu aktif olarak yapmanız zor olacağından bir önceki seneye göre hareket edersiniz. Ha sene içerisinde çok ciddi oranları değiştirecek bir kredi kullanımınız olur ise buna göre bir yenileme yaparsınız.

Bu durum bankalardan fiyatlama isterken size koz verecektir. Ayrıca muhtemelen bankaların size daha fazla limit açmasına yardımcı olur.

Faiz ve Masrafların Değerlendirilmesi

faiz-ve-masraflarin-degerlendirilmesi

Herhangi bir kredi ihtiyacınız olduğunda irtibat halinde olduğunuz bankalara bu durumu bildirin ve tüm bankalardan bu kullanım için talep ettikleri faiz ve komisyon tutarlarını talep edin. Daha sonra ürün bazında bir faaliyet karşılaştırması yapın. Bu maliyetlerinize EFT, havale v.b. eklerseniz muhtemelen hatalı bir değerlendirme olur. Siz kullandığınız ürün bazında değerlendirme yapın. Nakit yönetimi ürünleri için dediğim gibi ayrıca bir masraf değerlendirmesi yapın mutlaka.

Bir üst paragrafta bahsettiğim nakit yönetimi ile buradaki hususları birleştirdiğinizde mantıklı bir sonuca ulaşırsınız. Dengeli dağılım hem sizi hem de bankaları yormaz.

Şunu da atlamadan geçmeyeyim. Bir bankadan bir ürün talebinde bulunduğunuzda fiyatlama talebiniz olacaksa o bankaya nakit akışından verdiğiniz pay oranını mutlaka belirtin ve yardımcı olmalarını isteyin. Öte yandan fiyatlama yaparak sizde payını arttırmak isteyen bankaları memnun edin ve nakit yönetiminizi o bankalara aktarın. Böylece size iyi fiyat vermeyen bankayı da cezalandırmış olursunuz.

Eğer bunu yapmazsanız muhtemelen o banka bir kez daha size fiyatlama yapmayacaktır.

Tüm Ürünlerde Çalışma Koşulları

Önemli konulardan biri de bankaların tüm ürünlerinde çalışma koşullarınızı bir arada değerlendirmektir. Bu ince bir çizgidir. Bankalar ile ilişkileri yönetmek için finans bölümünüzün başında akıllı birisini bulundurmalı ve yukarıda yazdığım konuları bu kişinin de öğrenmesini sağlamalısınız.

Ticaret karşılıklı olarak yapılan bir şey ve çoğu zaman bankalar sizin kendi şirketinize koyduğunuz sermayeden daha fazla size borç veren kurumlar. Dolayısıyla çoğu zaman bankalarla ilişkilerde bankadaki portföy yöneticisi sizi kontrolü altına alır. Bu yüzden sizin o birimin başına akıllı, rasyonel düşünen ve ticari ilişkilere dikkat eden bir kişiyi getirmeniz gerekir.

tum-urunlerde-calisma-kosullari

Örneğin nakit yönetimi ürünlerinde size çok iyi fiyatlama yapan bir banka ile kredi fiyatlamasında hiç yardımcı olmayan bir banka olduğunu, ve yine nakit yönetimi ürünlerinde size hiç iyi fiyatlama yapmayan ancak kredi ürünlerinde size çok iyi fiyatlar veren bir banka olduğunu düşünün. Sizin burada akıllıca yapacağınız seçim iki bankanın ucuz olan ürününden maksimum seviyede faydalanmak, ancak ticari ilişkileri korumaktır. Yani iki tarafı da üzmeyerek dağılımı sağlamaktır. Bunu becermek de ancak maharetli kişilerin yapabileceği bir süreçtir.

Teminat Koşulları

Günümüzde patronların en fazla sıkıntı yaşadığı konu budur. Kimisinde gerçekten teminat vardır ancak şahsi mülkünü vermek istemiyordur. Kimisinde ise teminat yoktur ve kredi çekmek istiyordur.

Eğer bankalarla çalışmalarınızda teminat şartlarının çok ağır olduğunu düşünüyorsanız muhtemelen kredi notunuz kötüdür. Bu yüzden işletmenizi daha iyi yönetmeniz, daha iyi finansal tablolar sunmanız gerekebilir. Bunun için mutlaka ama mutlaka Ticari Kredi Nasıl Alınır? yazımı okumanız yönündedir.

Burada yazanlara dikkat etmediğiniz müddetçe teminat koşullarınız iyileşmeyecektir. Tabi buradaki yani teminat koşullarının istisnaları vardır. Her banka çalıştığı kurum ne olursa olsun (çok büyük şirketleri istisna tutuyorum, aselsan ile teminatlı çalışmaz kimse) vade uzadıkça veya ürün eğer bir yatırım kredisi/mülk edinme kredisi ise teminatı sağlamlaştırmaya,yani gayrimenkul almaya çalışır. Bu tip ürünler kullanıp teminatlar ağır demek biraz saçma ve enerji sarfiyatı olmaktadır.

Teminat Arttırımı Talebinde Ne Yapayım?

Zaman zaman piyasalar kötüye gittiğinde bankalar teminat arttırımı için talepte bulunabilmektedirler. Bunun sebebi sizi batırmak değil bankanın kendini güvenceye almak istemesidir. Bu durumla karşılaştığında üç alternetifiniz bulunmaktadır.

teminat-arttirim-talebi

Birinci alternatif teminatı tamamlamaktır. Gerçekten imkanınız var ise teminatı tamamlayınız. Ancak ilgili bankadaki risklerini yani size teminat tamamlama çağrısında bulunan bankadaki risklerinizi azaltınız. Bu bankanın itibarını zedelemesi gereken bir şeydir.

İkinci alternatifiniz ise size bu riski teminatsız olarak veren bir banka bulmaya çalışmaktır. Ancak bu muhtemelen nafile bir çaba olarak kalacaktır. Çünkü işler kötüye gittiğinde, yani genel ekonomik dengeyi olumsuz etkileyecek bir durum oluştuğunda muhtemelen herkes kredi puanlama sistematiğini kötü puan verir hale getirecektir. Ancak siz yine de o kötü dönemde piyasaya girmeye çalışan bankalar (özellikle kamu bankaları) olabilir. Bu bankalarla görüşmenizde fayda vardır.

Üçüncü alternatifiniz ise o bankadaki limitinizi ve riskinizi eşitleyerek kredi riskinizin normal koşullarda tasfiye edilmesini istemektir. Eskiden bankalar müşterilerine teminatı tamamla yoksa seni icraya vereceğim diyerek işlem yapabiliyordu. Çoğu zaman da insanlar batıyordu. Fakat mevcut siyasi ortamı göz önüne aldığımda bankaların bunu yapması zor görünüyor. Dolayısıyla bu konuda çok da güçsüz değilsiniz.

İşler Kötü Gittiğinde Ne Yapılabilir?

Şimdi de kötü bir senaryo çizelim. İşlerinizin kötü gittiğini, bir kaç çekinizi yazdırdığınızı, SGK ve Vergi borçlarınızın biriktiğini, satışlarınızın azaldığını, çalıştığınız sektörde nakdin azalarak vadelerin uzadığını düşünelim. Bu halde hiç bir banka size kredi vermeyecektir. Hiç zorlamanıza gerek yok. Mevcut kredilerinizi yapılandırmanız halinde dahi yeni ek kredi sürecine kimse girmek istemeyecektir. Bu kısmı hiç zorlamayın.

Bu noktada illa nakit ihtiyacınız var ise çekleriniz ve senetlerinizi toplayın. Pahalı bir finansman yöntem olduğunu biliyorum ama faktöring firmalarına giderek durumu izah edin. İlk acil nakit ihtiyacınızı bununla karşılayın.

Daha sonraki süreçte ise içinde bulunduğunuz koşullara göre borç azaltımı için varlık satışı düşünülebilir. Ancak burada ilk yapılması gereken sicilinizi bozan şeyler düzeltmektir. Yoksa banka kanalı ile finansman imkanını kaybedersiniz.

Sicilinizi Koruyun

Finansal ilişkilerin birinci koşulu dış görünüşünüzü ( takım elbiseden bahsetmiyorum la şirketin dış görünüşünü) iyi tutmaktır. Şirketinizin takım elbisesi ise bilançonuz ve gelir tablonuz ile istihbarat kayıtlarıdır.

ticari-sicili-koruma

Nedir bu istihbarat kayıtları. Ticari Kredi Nasıl Alınır? yazımda ifade ettiğim sırasıyla;

Çek ödemeler, senet ödemeler, banka borçlarınızın ödemeleri, hacizlerin ödemeleri ,trafik cezalarının ödemeleri…. Temel olarak bunların tamamına dikkat edin.

Sicilinizi korumak çok önemli. Ticari Kredi yazımda barkodlu çekleri ve özelliklerini anlatmıştım. Artık herkes kendisine çek veren kişinin istihbarat durumunu otomatik olarak görüyor. Dolayısıyla çekinizin kabul edilmesi için dahi önemlidir bu durum.

Sicilinizi korumazsanız uzun vadede kredi alamayacağınızdan muhtemelen ticari hayatınız çok kısıtlı kalacak ve bir çok iş fırsatını da kaybedeceksinizdir. O yüzden ödemelerinizi hiç bir zaman geciktirmeyiniz. Sizin en iyi dış görünüşünüz kolunuzdaki saat, üstünüzdeki takım elbise değildir. Bu kıyafetle herkes yüzünüze güler, lokantaya gittiğinizde herkes sizinle ilgilenir. Ancak arkanızdan herkesin yaptığı araştırmayı yaptıklarında foyanız ortaya çıkar.

Sektörünüze Uygun Banka İle Çalışmak

sektorunuze-uygun-banka-ile-calisma

Geldik ticari kredi çekerken dikkat edilmesi gereken hususlar yazımızın son başlığına. Bu kısımda sektörünüze uygun, sektörünüzde yoğun olan, sektörünüzü bilen bir bankayla çalışmanızın size fayda sağlayacağı yönündedir. Tabi ülkemizde bu bankalar sektör odaklı bankacılık çok fazla gelişmediği ve bankalar imkanı olan her sektöre atladığı için kısıtlıdır. Ancak kamu bankalarından Ziraat Bankası özellikle tarım anlamında hiç bir bankanın gelemeyeceği uzmanlaşma seviyesindedir. Keza Halkbankası’nın Kobi bankacılığı ve esnaf bankacılığında ön planda olduğunu biliyoruz.

Özetle hangi sektörde faaliyet gösteriyorsanız o sektörde ön planda olan banka ile çalışmaya gayret edin. Bu size hem prestij katacaktır, hem de bu bankalar bir çok firma ile çalıştığından diğer firmalar hakkında bilginiz olacağı gibi o firmaların yaptığı hamleleri takip etme,sektörün içinde kalma imkanınız artar.

Yine sektöre özgü ürünler çıkaran bankalar, devletin bu sektörleri teşviklerinde göz önüne aldığı ilk bankalar olup bu teşviklerden erken haber alınması ve pozisyon alınması anlamında da ciddi katkı sağlar.

Esen kalınız efenim.

yatirimkurusu

10 yıldır finans sektöründe denetçi, İngilizce biliyor.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
error: İçeriklerin kopyalanması engellenmiştir.