Finansal Skandallar

Malezya’da İktidar Değiştiren Skandal: 1MDB

Bu yazımızda konumuz yeni yakın zamanda gerçekleşen bir skandal. Malezya’da yaşanan 1MDB skandalı. Efenim 1MDB bir varlık fonu niteliği taşıması ve ülkemizde de sürekli olarak bu tartışmanın görülmesi üzerine bu varlık fonu meselesi ile giriş yapıp, yazıyı skandalın nasıl yaşandığını detaylandırarak devam ettireceğiz. Herkese iyi eğlenceler.

Bu finans tarihindeki skandalları seviyorsanız;

HSBC Skandalı

Ponzi Skandalları

Barings Banks Skandalı

Enron Skandalı

Demirbank Batışı

İmar Bank Batışı

Pamukbank Batışı

Yazılarımı mutlaka okuyun.

Varlık Fonu Nedir ?

Efenim varlık fonu bir ülkenin, belirli bir miktar parayı belirli alanlara yatırması amacıyla kurulan bir kurumdur. Birçok farklı örneği olmak üzere varlık fonu temel olarak iki maksatla kurulur. Ya ülkede sermaye fazlası vardır ve bu sermaye fazlasını ekonominin mevcut dengesini bozmadan ve gelecek nesillere aktarmak ile paranın zaman değeri kaybından korunmak için farklı finansal yatırım araçlarına yatırmak hedefleniyordur ya da gelişmekte olan bir ülke iseniz altyapı yatırımlarına harcamak için kurmuşsunuzdur bu fonu.

Tabi bu aşamada görülmemiş bir şey olmakla birlikte benim kendi ülkem için önerim kurulan varlık fonu ile ülkenin yıllardır kronik sorunu hale gelen petrol ve doğalgaz firmalarını peyderpey satın almaktır ya da ortak olmaktır. Çünkü bu enerji meselesi cidden can sıkıcı hale gelmeye başlamış ve Türkiye’nin dolar sorununun ana nedeni olmuştur.

bpifrance
BPİFRANCE, Fransa devletinin varlık fonu, kısır ülke içi tartışmalara girmektense insan biraz kafayı kaldırıp dünya genelini araştırınca bir çok ülkenin bu fonlara sahip olduğunu görüyor. Ancak mesele her daim belirttiğim üzere olup olmadığı değil denetim konusu.

Şimdi sizin aklınızda bir soru var. Ya kardeşim devlet neden kendisi bizzat yapmıyor bu işi, bizzat yaptığında ona kim ne diyecek şeklinde ama şunu kaçırıyorsunuz muhtemelen devletlerin şu an ne yol yapacak aracı var ne de kamyonu. O dönemler oldukça eskide kaldı, liberalizm sağ olsun. Yani artık devletler kolu paçayı sıvayıp yol yapmıyor ya da bu tarz işlere girmiyor. Bunun gerekçesini sayfalarca Kamu Özel İşbirliği projeleri yazımda açıkladım. Doğrudur yanlıştır tartışılır, bu yazımızın da konusu değildir.

1MDB Fonu ve Tartışmalar

İşte Malezya’daki 1MDB’de aslında Malezya’nın gelişmekte olan bir ülke olması ve bütçe açığı vermesine rağmen kurulan, kuruluş aşamasında kuruluş sebebinin altyapı yatırımlarına odaklanan bir fon olduğu açıklanan bir varlık fonudur. Bütçesi açık verip de varlık fonu kuran ilk ülke de Malezya değildir. Ya da basında ha bire papağan gibi tekrarlandığı üzere varlık fonunu sadece doğal kaynakları olan ülkeler kullanmaz. Bunlara Meksika ve Brezilya gibi ülkelerin kurduğu varlık fonlarını örnek verebiliriz. Ya ekvatoryal ginesinin bile varlık fonu var. Ulan Trininand Tobago’nun varmış ya varlık fonu. Ahahahahaha ölüyorum, bizim basının kepazeliğine bakın.

heritage-and-stabilisation-fund
Ulan bıkmadım usanmadım araştırdım. aha Trinidad Tobago’nun varlık fonu. Ekonomi basınının alacağı daha çok yol var önümüzde.

Yani varlık fonu dediğiniz şeyde eleştirilecek en son konu ülkenin bütçe açığı veriyor olmasına rağmen ya da petrol/doğalgaz gibi bir geliri olmamasına rağmen varlık fonu kurması meselesidir. Bizim ekonomi yazarlarımızın kapasitesi ve görgüleri ancak buna yettiği için snaırım bu kadar sığ eleştiriler yapabiliyorlar. Neyse…

Bu fon kavramı devlet içerisinde sürekli tartışmalıdır. Çünkü bir şeyi fona aktardığınızda marjinal bir durum yok ise bu fon bağımsız denetim birimlerince denetlenir ve aslında hükümete ait bir gelir olmasına rağmen yasama yani meclis denetiminden çıkmış olur. İşin kritik noktası ve detaylıca araştırılması gereken yanı da budur. Yani fon üzerindeki denetimin niteliği ve kalitesinden nasıl emin olunacak?

Mesela rahmetli Turgut Özal da birçok fon kurmuş ve kendi dönemindeki muhalefetinden en çok darbeyi buradan yemiştir ve şu denetim meselesine bir türlü bir yanıt bulamamış, proje uygulansa da daha sonra rafa kalkmıştır. Yamulmuyorsam KOF idi adı, açılımı da kamu ortaklığı fonu gibi bir şeydi. Amacı da otoyol, köprü baraj gibi projelerin finansmanıydı. Neyse mevzuyu ülkeye çekip politik tartışmalara girmeye niyetim yok. Merak eden oturur araştırır öğrenir. Ben girmiyorum.

1mdb-najib-razak
Najib Razak

Malezya

Birçok yazımızda olduğu gibi kısa bir Malezya bilgilendirmesi yapıp öyle başlayacağım yazıya. Yazının Malezya başlıklı kısmının 1MDB ile alakası yok. İsterseniz bir alt başlıkla devam edin okumaya.

Efenim haritadan da görebileceğiniz üzere iki ayrı toprak parçasından oluşan bu garip ülke Güneydoğu Asya da denilen coğrafyadadır. Ülkeye garip diyorum çünkü 878 tane adası var. Ulan düşünsene bizdeki gibi problemli olduğunu. Biz de 12 ada sorunu var yıllardır, vay o verdi bu aldı diye altından kalkamıyoruz. Adamlarda tam 878 tane adar var. Düşman poposuna.

Neyse Malezya’da parlamenter monarşi dediğimiz, yani hem kral/kraliçe hem de meclisin olduğu bir yönetim biçimi mevcuttur. Bunların yönetimi değişik biraz. 13 tane eyalet var. 9’u Sultan tarafından 4’ü vali tarafından yönetiliyor. Bu 9 sultan arasında krallık beş yılda bir dönüyor. Dönüyorlar yani kendi aralarında. Gerçi bir döngü 45 yıl, sanırım bir seçilen ikinciyi göremiyordur. Kral var tabi var olmasına ama esas yönetim yani hükümet etme yetkisi seçimle gelen siyasi partilerin başı olan başbakanlardır. Krallar biraz temsil makamı gibiler.

malezya
Kaynak: İstock, Çok değişik ülke ya şu Malezya. Endonezya’da öyle.

32 milyon nüfuslu ülkede %25 oranında Çinli vardır ve bunlar baş azınlık gruptur. Ama bildiğimiz bir azınlık sorunu yok. Yani terör merör olaylarını pek duymuyoruz. Ülkede resmi din Müslümanlık olup yine Budizm, Hristiyanlık azınlık inançlarıdır.

Çok da uzatmadan ülkenin ekonomisinden bahsedip bu başlığı kapatalım. Tipik bir Güneydoğu Asya ülkesi olan Malezya dünyanın üretim yükünü çeken imalatçı ülkelerden birisidir. Dünyadaki en büyük 35. Sıradaki ekonomidir. Başta kauçuk olmak üzere maden ve tarım üretimi anlamında gelişmiş bir ülkedir Malezya. Sanayisi de üretimden dolayı gelişmiş nitelikte diyebiliriz.

1MDB

Efenim 1MDB, hisselerinin tamamı Malezya Hazine bakanlığına ait olan tipik bir varlık fonudur. 2009 yılında kurulmuş, temel amacı uzun vadeli ekonomik kalkınmayı sağlayacak olan yatırımları ülkede yapmak, yapamıyorsa da bu konuda yatırım yapacak olan yabancı yatırımcıları (foreign direct investment) ülkeye çekmekle görevlidir. Tabi her gelişmekte olan ülkenin milli meslekleri olan inşaat, turizm ve tarım da fonun ilgi alanı dâhilindedir.

2009 kuruluş yılı olması önemli çünkü Najib Razak’ın iktidara geçişi 2009 yılıdır. Yani Najib Razak’ın bilfiil başbakanlığa geçtikten sonra kendisinin kurduğu bir fondur. Najib Razak fonun başına 1981 doğumlu Jho Low diye bir kişiyi getiriyor. Bu Low’un buraya gelene kadar iş tecrübesinin olmaması önemli. Şunu ekleyelim bu atama resmi bir atama değil. Yani fonun bir CEO’su var ama bu Jho Low adlı arkadaş Başbakanın 1MDB fonundan sorumlu danışmandır. Tabi CEO filan hak getire, CEO kim köpek ya, orda başbakan danışmanı varken. Zaten Netflix’in bu konuda belgeseli var orada da fonun CEO’su röportaj veriyor. Adamın dünyadan haberi yok, izleseniz altınızı kirletirsiniz.

1MDB: Kuruluş

Fon kurulur kurulmaz işe hemen Tun Razak Exchange, Bandar Malaysia, İndependent Power Producers gibi sükseli projelerle başlıyorlar. İşte TV reklamları, gazetelerde sayfa sayfa boy göstermeler vs. Ama gerçek anlamda fonun nerede ne yaptığını bilen kimse yok Malezya’da.

Neyse Low’dan bahsedelim biraz. Bu Low’un o güne kadar yaptığı tek iş Kuveytli bir firmaya, Kuala Lumpur’da 87 mio USD’lik bir apartmanı satmış olması. Yani satışa aracılık etmiş olması. Daha sonra kendisi Jynwel Capital diye bir firma kuruyor, bir sürü reklam veriyor ama gerçekten bu adamın ne iş yaptığına dair de kimsenin fikri yok Malezya’da. Hani biraz mekânımız belli olsun diye kurulmuş, bir kasa-bir masa bir şirket.

1mdb-jho-low
Jho Low abimiz Wolf of Wall Street film galasında Leonardo Di Caprio ile…

Low abinin yaptığı güzel bir şey var yalnız. Adam hem kendini hem de Malezya’yı Ortadoğu’daki Arap ülkelerine çok iyi pazarlıyor, oldukça medyatik, birçok Arap prensinin sevdiği üzere, kadın, kumar alkol vs. bilumum itlik uğursuzluk mevcut. Bu abi medyatikliğini parayla yapıyor tabi. Başta gençlere beleş alkollü partiler ile başlayan süreç Paris Hilton’un partilere gelmesiyle iyice kopuyor. Tabi bazı dedikodular da var Paris Hilton günlük 1 mio USD eskortluk ücreti alıyordu diye ama kesinleşmiş bir şey yok. Zaten eskort fatura kesecek hali yok, kanıtlanamayacak bir şey.

Bu abi artık filmden mi etkilendi yoksa dönemin başbakanı Najib Razak’ın oğlu Aziz Razak’ın bu film işlerine düşkün olmasından mı bilinmez ama Wolf of Wall Street filmine filan sponsor oluyor ki bu filmin çekimi oyuncu ücretleri dahil yaklaşık 140 mio USD’ye mal olmuştur. Bir finansçı olarak herkesin izlemesini de tavsiye ederim.

1MDB: Diriliş

Sarawak Report adlı bir haber sitesi Haziran 2015’te Jho Low ‘un başbakan Najib Razak’ın oğlu Aziz Razak ile bağlantısını ortaya koyuyor. Bu ecnebilerin whistleblower dedikleri Türkçe’ye ihbarcı diye çevirebileceğimiz fonun vurgun yaptığı şirketlerden PetroSaudi’nin eski genel müdürü Xavier Andre Justo diye bir abi 227.000 civarı doküman yayınlıyor.

jho-low
Jho Low abimiz Paris Hilton’la takılmacalarda…

Aslında ilk ortaya konan şey bu 1MDB fonunun yaptığı bir yatırım. Bu yatırım PetroSaudi firmasına olan yatırım. Fonun milyarlarca dolarını (yaklaşık 2 milyar dolar) PetroSaudi firmasına aktarması ile başlıyor. Tabi fondur, yatırımdır, ulan zaten kimin poposu yetecek denetlemeye filan diye herkes geçiştiriyor. Ancak bu PetroSaudi firmasının Good Star Ltd. Şti . (İngilizcesi ltd. co.) şirketine 700 mio USD para transfer ettiği görülünce durum biraz dikkat çekiyor. Bu şekilde blok transfer ne ayak hacım diye. Sonra zaten kirli çamaşırlar apır sapır dökülüyor.

Meğer bu Good Star adlı firma Najib Razak’ın oğlu Aziz Razak’a aitmiş. Meğer PetroSaudi firmasının varlıklarında hiçbir şey yokmuş. Yani ne petrol yatakları, ne petrol bölgeleri ulan hepsini bırak petrolün p’sine dair firmadaki tek şey tabelada yazan P harfi. Yani kuyu muyu filan hikaye. Zaten paranın direk başka şirket hesabına akmasından belli.

İşin detayını merak ediyorsanız onu da yazalım. Genç dimağlar öğrensin. Efenim Cayman Adalarından Petro Saudi firmasıyla bizim 1MDB bir ortaklık(affedersin joint venture) kuruyorlar. Bu ortaklık enerji sektörüne yatırım yapacak. Ne yapıyor? Bu iş ortaklığı, PetroSaudi firmasının Türkmenistan ve Arjantin’deki petrol çıkartma haklarını satın alıyor. Ancak sorun şu ki bu petrol arama ruhsatlarından ne Türkmenistan’ın ne de Arjantin’in haberi var. Yani külli yalan haklar.

1MDB: Yardırış

Günümüz muhasebe sisteminde de maddi olmayan duran varlıklar içerisinde yer alan bu haklar kalemi hep canımı sıkmıştır zaten. Yani haklar, ne var maden arama ruhsatı, vay şöyle vay böyle, efenim çok kıymetli, kim hazırlattı değerleme raporunu, biz. Nasıl?

Neyse muhasebe sistematiğine giydirmeden devam edeyim. Bu haberler çıkıyor, bu süreçte Low, Najib Razak adına Malezya Merkez Bankasından 1 milyar USD kredi çekiyor ama ne Najib Razak’ın bundan haberi var ne de devletin. Adamın imzası da yok deniyor kredi talebinde. Bu da basına yansıyınca iş iyice ayyuka çıkıyor.

1mdb-petrosaudi

Tabi bir kere ayyuka çıkınca sorunlar yağmur gibi yağıyor. Biraz 1MDB’nin hesaplarını kurdalayınca bakıyorlar ki Genting Grup diye bir firmadan enerji ile alakalı birkaç alım yapılmış ama hepsi emsal değerlerin kat kat üstünde vaziyette. Sonra bir de ne görsünler. Bu Genting Grup Najib Razak’ın kurduğu bir fona hunharca para bağışlamış.

Yine Razak ile bağlantılı olan British Virgin Adalarındaki bir firmaya yaklaşık 850 mio USD gönderilmiş.

Razak’ın Singapur bankalarındaki şahsi hesaplarına 700 mio USD gitmiş.

Bir başka skandal da 250 mio USD’ye alınan, tamamen kişisel ve parti organizasyonlarına ayrılabilecek olan bir yat satın alınması. Bu yatı Jho Low cayır cayır kullanıyor.

Yine bazı gazetelerin iddia ettiğine göre Najib Razak’ın 1MDB tarafından para gönderdiği şahsi hesaplarına bağlı kredi kartları ile yaklaşık 15 mio USD’lik kıyafet, mücevher filan aldığı ortaya çıkıyor.

Oralarda Bir Yerlerde Yine Bir Tanıdık Var: Goldman Sachs

Efenim platformumuzu takip edenler bu yatırım bankamıza aşinadır. Bilumum itlik çakallığın altından bu Goldman Sachs çıkar. Kendi müşterilerine yatırım tavsiyesi verip ters pozisyona giren bankadır kendileri.

Neyse, bu 1MDB olayında da vardır Goldman Sachs. Ne yapıyor derseniz: 1MDB kasadaki parayı sağa sola dağıtınca para bitiyor ve yine para lazım oluyor. Ne yapalım ne yapalım derken biz tahvil ihraç edelim diyorlar ve 3 milyar USD’lik tahvil ihracı yapılıyor. Tabi normalde Goldman Sachs eğer bir tahvil ihraç eder (underwriter olur) ve bu geri ödenmezse bütün karizmayı çizdirir. Ya karizma çizilmeyecek, ya da karizma çizilecek ama bedeli alınacak. Goldman Sachs ikinci alternatifi seçiyor.

Yaklaşık %10 aldığı söyleniyor Goldman Sachs’ın bu işten, varın gerisini siz düşünün. Bu hacimde bir tahvil ihracını muadil yatırım bankaları belki %1 ile yani 30 mio USD’ye yapacakken Goldman Sach 300 mio USD civarı sakal alıyor. Yani iş baştan sakat aslına bu çok net belli. Zaten müteakip süreçte 1MDB bu tahvili alan kişilere ödeyemiyor. Ulan olaya gel ya. Kamunun fonu tahvil ihracını daha ilk taksitinde geri ödeyemiyor. Hayır, baboş o kadar para yeme içmeyle bitmez başka şeyler yapmış olman lazım ya.

1mdb-goldman-sachs

Şunu da belirtelim 2010 yılında parlamentoda bu fondan ciddi şüphelenen vekiller denetim raporlarını istiyorlar. Firma bir yandan da sürekli karda ama gerçekte hiçbir şey yok. Neyse… Bunun üzerine Razak bağımsız denetim firmasını Ernst&Young yapıyor. Ancak 2009’dan batışına kadar 1MDB hiç denetlenmiyor aslında. Çünkü 1MDB sürekli evrak teslim etmiyor, kimse de sallamıyor durumu. Fon doğru düzgün ilk denetimi 2015 yılında görüyor. Onda da bağımsız denetim firması kardeşim bu 2013 ile 2014 yıllarının evrakları geldi sadece bize öncesi ve sonrasını bilmiyoruz diyor zaten.

Denetimin önemini bir kez daha görüyoruz. Gerçi bağımsız denetim değil benim bahsettiğim, yasama denetimi. Bağımsız denetim baksa ne olacak? Bağımsız denetim denilen kavram-orada çalışan arkadaşlar alınmasın ama- liberal ekonomi modelinin finansçılarının, alıcıları tokatlamak için alıcılar içi daha rahat tokatlansın diye getirdikleri bir sistem. Yoksa hiçbir denetim kitabında denetim numunelerini firma seçip vermez, vermemeli zaten. Öyle saçmalık mı olur ya.

Goldman Sachs Güncellemesi

Efenim 22.10.2020 tarihi itibariyle Hong Kong’un finansal regülatörü 1MDB vakasındaki eylemleri nedeniyle Goldman Sachsa 350 mio USD cezayı çaktı. Goldman Sachs’ın işlediği bütün bu fiiller için ödediği toplam yekün: 2,9 milyar USD. Bu da böyle bir güncellemedir.

1MDB: Kapanış

Efenim bu 1MDB hikâyesi yüzünden Malezya’nın çekmediği kalmıyor. Olayın yaklaşık 5 milyar USD’lik büyüklüğü ve borç yükümlülüğü yanında yetmezmiş gibi bir de kredi derecelendirme kuruluşları denilen elemanlar bu olay nedeniyle Malezya devletinin kredi notunu düşürüyor.

Tabi olayın basında yer almasıyla protestolar şiddetli bir biçimde devam ediyor ve Razak başlangıç aşamasında protestocuları hatta basında 1MDB diyen herkesi içeri attırıyor ama halkla çatışmaktan yıldı mı artık bilemiyoruz istifa ediyor.

2018’de başa geçen yeni hükümet ilk iş kolları sıvayıp olaya bodoslama dalıyor. Hemen bir dava açılıyor ve Razak’ın evi de dâhil ne varsa el koyuyorlar. Dava tekrar başlıyor.

ABD Adalet Bakanlığı bir dava hazırlıyor, yaklaşık 3,5 milyar USD’nin Malezya’dan 1MDB aracılığıyla yürütüldüğü hakkında ama dava hala hazırlanıyor.

Mevcut Durum

Mevcut durumda olay hala tartışmalı. Najib Razak bu hesabıma yatan paraların şirketlerle alakası yok, tamam fona atadığım adam fonu soyup soğana çevirmiş doğrudur ama benim bir kuruş (renminbi bu arada malezyanın para birimi) kazancım yok, bu paralar Suudlardan geldi diyor. Tabi bu da olayın başka bir yönü. Bir devlet başkanı başka bir devlet başkanından niye para alsın, hayır veren niye versin, nasıl bir imtiyaz/iltimas geçildi ki bu adama bu para verilmiş?

Jho Low kayıp. Kimse nerede olduğunu bilmiyor.

Goldman Sachs’ın eski CEO’su Tim Leissner bu tahvil ihracına aracılık işlemi nedeniyle dava ediliyor. Zaten dava açılınca Tim Leisnerr hemen istifa ediyor.

1mdb-yat
Efenim fonun meşhur yatı. Alış bedeli 250 mio USD, satış kelepire: 130 mio USD.

Yorumlar

Daha önce platformda başta ekonomi yönetimi yazım olmak üzere, iktisat üzerine ve özellikle Dünya Ekonomi Düzeniyazılarımda dünyadaki ekonomik sistemi uzun uzadıya anlatmıştım. Her GOÜ ya da AGÜ gibi birçok ülkenin finansman sorunu oluyor. Bu süreçlerde işler bürokrasiden sıyrılmak, kamunun borç oranını düşük tutmak ve sürecin daha hızlı olması için varlık fonu gibi alternatifler ile yürütülmeye çalışılıyor.

Ancak bu aşamada sorun şu ki bu tarz şeyler manipülasyona çok açıktır. Malezya’nın başına gelen de bu varlık fonu meselesinin manipüle edilip birilerinin cukkayı götürmesinden başka bir şey değildir. Tabi Malezya halkı için son derece üzücü bir durum olmakla birlikte ceremesini halkın çekeceği de bir gerçek.

1mdb-audit

Bu aşamada tekrar tekrar ve tekrar denetim kavramının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha görmekteyiz. Ne olursa olsun ister varlık fonu, ister kamu şirketi, isterseniz kendi şahsi şirketiniz vs…. Günümüz dünyasında liberalizm görüşleri altında deregülasyon adı verilerek kaldırılmaya çalışılan denetim faaliyetlerini, özel sektör şirketlerinin nasıl katı şekilde yürüttüğüne bakın ve buradan pay biçin. Mesela Malezya’da ki bu olay fonun denetim altında olması halinde gerçekleşir miydi? Oturup düşünmek lazım.

yatirimkurusu

10 yıldır finans sektöründe denetçi, İngilizce biliyor.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu
error: İçeriklerin kopyalanması engellenmiştir.